Güvenlik Arayışı

Civcivler korktuklarında güvenlik arayışıyla tavuğun şefkatli kanatlarının altına saklanırlar.

Korkmuş çocuk, annesinin yanına koşar çünkü onun yanında kendini güvende hisseder.

Öyleyse KORKU ve GÜVENLİK arayışının her zaman yakından ilişkili olduğu kanıtlanmıştır.

Haydutlar tarafından soyulmaktan korkan adam, silahında güvenlik arar.

Başka bir ülke tarafından saldırıya uğramaktan korkan ülke, toplar, uçaklar, savaş gemileri satın alacak, ordular kuracak ve savaş pozisyonu alacaktır.

Çalışmayı bilmeyen birçok kişi, sefaletten dehşete düşerek suçta güvenlik arar ve hırsız, soyguncu vb. olurlar…

Zekası kıt birçok kadın, sefalet olasılığından korkarak fahişe olurlar.

Kıskanç adam, karısını kaybetmekten korkar ve tabancada güvenlik arar, öldürür ve sonra hapse gireceği açıktır.

Kıskanç kadın rakibini veya kocasını öldürür ve böylece katil olur.

O, kocasını kaybetmekten korkar ve onu güvence altına almak isterken diğerini öldürür veya onu öldürmeye karar verir.

Ev sahibi, insanların ev kirasını ödememesinden korktuğu için sözleşmeler, kefiller, depozitolar vb. talep eder ve böylece kendini güvenceye almak ister ve eğer fakir ve çocuklarla dolu bir dul bu kadar büyük gereksinimleri karşılayamazsa ve eğer bir şehirdeki tüm ev sahipleri aynı şeyi yaparsa, sonunda o zavallı kadın çocuklarıyla birlikte sokakta veya şehir parklarında uyumak zorunda kalır.

Tüm savaşların kökeni korkudadır.

Gestapolar, işkenceler, toplama kampları, Sibiryalar, korkunç hapishaneler, sürgünler, zorla çalıştırmalar, kurşuna dizmeler vb. korkudan kaynaklanır.

Uluslar korkudan diğer uluslara saldırır; şiddette güvenlik ararlar, öldürerek, işgal ederek vb. güvende, güçlü, kudretli olabileceklerine inanırlar.

Gerek doğuda gerekse batıda gizli polis, karşı istihbarat vb. dairelerinde casuslara işkence edilir, onlardan korkulur, devlet için güvenlik bulmak amacıyla onlara itiraflar yaptırmak istenir.

Tüm suçların, tüm savaşların, tüm cinayetlerin kökeni korku ve güvenlik arayışıdır.

Eskiden insanlar arasında samimiyet vardı, bugün korku ve güvenlik arayışı samimiyetin o harika kokusunu yok etti.

Arkadaş arkadaşına güvenmez, onun kendisini soyacağından, dolandıracağından, sömüreceğinden korkar ve hatta şu aptalca ve sapkın deyişler vardır: “ASLA EN İYİ ARKADAŞINA SIRTINI DÖNME”. HİTLERCİLER bu DEYİŞİN ALTIN değerinde olduğunu söylerlerdi.

Artık arkadaş arkadaştan korkuyor ve hatta korunmak için DEYİŞLER kullanıyor. Artık arkadaşlar arasında samimiyet yok. Korku ve güvenlik arayışı samimiyetin o lezzetli kokusunu yok etti.

Küba’daki Castro Rus, kendisini bitireceklerinden korkarak binlerce vatandaşı kurşuna dizdi; Castro kurşuna dizerek güvenlik arıyor. Böylece Güvenlik bulabileceğine inanıyor.

Stalin, o sapkın ve kanlı Stalin, kanlı tasfiyeleriyle Rusya’yı kokuttu. Güvenliğini aramasının yolu buydu.

Hitler, devletin güvenliği için Gestapo’yu, o korkunç Gestapo’yu örgütledi. Devrilmekten korktuğuna şüphe yok ve bu nedenle kanlı Gestapo’yu kurdu.

Bu dünyadaki tüm acıların kökeni korku ve güvenlik arayışıdır.

Okul öğretmenleri, öğrencilere cesaretin erdemini öğretmelidir.

Çocukların daha evlerinden itibaren korkuyla doldurulması üzücüdür.

Çocuklar tehdit edilir, sindirilir, korkutulur, dövülür vb.

Ailelerin ve öğretmenlerin çocukları ve gençleri ders çalışmak amacıyla korkutması adettendir.

Genellikle çocuklara ve gençlere ders çalışmazlarsa dilenmek, sokaklarda aç gezmek, ayakkabı boyamak, balya taşımak, gazete satmak, tarlada çalışmak gibi çok mütevazı işler yapmak zorunda kalacakları söylenir vb. vb. vb. (Sanki çalışmak suçmuş gibi)

Temelde, ebeveynlerin ve öğretmenlerin tüm bu sözlerinin arkasında, çocuk için korku ve çocuk için güvenlik arayışı vardır.

Söylediğimiz tüm bu şeylerin ciddiyeti, çocuğun ve gencin aşağılık kompleksine kapılması, korkuyla dolması ve daha sonra pratik hayatta korku dolu bireyler olmalarıdır.

Çocukları ve gençleri korkutma gibi kötü bir alışkanlığı olan aileler ve öğretmenler, bilinçsizce onları suç yoluna sokuyorlar, çünkü daha önce de söylediğimiz gibi, her suçun kökeni korku ve güvenlik arayışıdır.

Günümüzde KORKU ve GÜVENLİK ARAYIŞI dünya gezegenini korkunç bir cehenneme çevirmiştir. Herkes korkuyor. Herkes güvenlik istiyor.

Eskiden özgürce seyahat edilebilirdi, şimdi sınırlar silahlı muhafızlarla dolu, bir ülkeden diğerine geçme hakkına sahip olmak için her türlü pasaport ve sertifika isteniyor.

Bütün bunlar korku ve GÜVENLİK ARAYIŞI’nın sonucudur. Seyahat edenden korkuluyor, gelenden korkuluyor ve pasaportlarda ve her türlü belgede güvenlik aranıyor.

Okul, kolej, üniversite öğretmenleri tüm bunların dehşetini anlamalı ve yeni nesilleri eğitmeyi bilerek, onlara gerçek cesaretin yolunu öğreterek dünyanın iyiliği için işbirliği yapmalıdır.

Yeni nesillere korkmamayı ve hiçbir şeyde ve hiç kimsede güvenlik aramamayı öğretmek ACİL’dir.

Her bireyin kendine daha çok güvenmeyi öğrenmesi şarttır.

KORKU ve GÜVENLİK arayışı, hayatı korkunç bir CEHENNEME çeviren korkunç zayıflıklardır.

Her yerde GÜVENLİK arayışında olan korkaklar, ürkekler, zayıflar bolca bulunmaktadır.

Hayattan korkulur, ölümden korkulur, insanların ne diyeceğinden, “söylentiye göre”den, sosyal pozisyonu, siyasi pozisyonu, itibarı, parayı, güzel evi, güzel kadını, iyi kocayı, işi, işi, tekeli, mobilyaları, arabayı vb. kaybetmekten korkulur vb. vb. vb., her şeyden korkulur, her yerde korkaklar, ürkekler, zayıflar boldur, ancak kimse kendini korkak sanmaz, herkes güçlü, cesur vb. olduğunu varsayar.

Tüm sosyal sınıflarda, kaybedilmekten korkulan binlerce ve milyonlarca çıkar vardır ve bu nedenle herkes güvenlik arar, bu güvenlikler giderek daha karmaşık hale gelerek hayatı giderek daha karmaşık, giderek daha zor, giderek daha acı, acımasız ve merhametsiz hale getirir.

Tüm dedikoduların, tüm iftiraların, entrikaların vb. kökeni korku ve güvenlik arayışıdır.

Serveti, pozisyonu, gücü, itibarı kaybetmemek için iftiralar, dedikodular yayılır, cinayet işlenir, gizlice cinayet işlenmesi için para ödenir vb.

Dünyanın güçlüleri, kendilerini gölgede bırakmaya çalışan herkesi ortadan kaldırmak için iğrenç bir amaçla maaşlı ve çok iyi ödenen katillere sahip olma lüksüne kadar varırlar.

Onlar gücü gücün kendisi için severler ve para ve çok kan yoluyla güvence altına alırlar.

Gazeteler sürekli olarak birçok intihar vakasıyla ilgili haberler vermektedir.

Birçok kişi intihar edenin cesur olduğuna inanır, ancak gerçekte intihar eden, hayattan korkan ve ölümün çıplak kollarında güvenlik arayan bir korkaktır.

Bazı savaş kahramanları, zayıf ve korkak insanlar olarak bilinirdi, ancak ölümle yüz yüze geldiklerinde, dehşetleri o kadar korkunçtu ki, hayatları için güvenlik arayan, ölüme karşı üstün bir çaba gösteren korkunç canavarlara dönüştüler. O zaman onlara KAHRAMAN denildi.

Korku genellikle cesaretle karıştırılır. İntihar eden çok cesur görünür, silah taşıyan çok cesur görünür, ancak gerçekte intihar edenler ve silahşörler çok korkaktır.

Hayattan korkmayan intihar etmez. Kimseden korkmayan beline silah takmaz.

Öğretmenlerin vatandaşa gerçek CESARETİN ne olduğunu ve korkunun ne olduğunu açık ve net bir şekilde öğretmesi ACİL’dir.

KORKU ve GÜVENLİK arayışı dünyayı korkunç bir cehenneme çevirmiştir.